Gümrük ve Ticaret Bakanlığı 15.07.2013 tarihli yazısı ile, alacakların anonim şirkete sermaye olarak konulabileceğine ilişkin 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 127, 128, 342 ve 343. maddeleri çerçevesinde değerlendirmede bulunmuş ve ayni sermaye konulması niteliğindeki bu işlem için şirket merkezinin bulunduğu yer asliye ticaret mahkemesince atanacak bilirkişilerce alacağa değer biçilmesi gerektiğini ifade etmişti.
Bakanlık, söz konusu yazıdan sonra uygulamada ortaya çıkan sorun ve tartışmaları değerlendirerek yayınladığı 27 Eylül 2013 tarihli Genelge ile, anonim şirkete sermaye olarak konulabilecek alacakları ikiye ayırarak;
1. Sermaye artırımı yapılacak anonim şirkete, pay sahibinin başka bir kişiden olan alacağı ayni sermaye olarak konulacaksa:
- Alacağın varlığının tespitinde; şirket merkezinin bulundğu yerdeki asliye ticaret mahkemesince atanan bilirkişilerin raporunun sicile ibrazının şart olduğunu
2. Sermaye artırımı yapılacak anonim şirkete, pay sahibinin artırım yapılacak şirketten olan alacağı ayni sermaye olarak konulacaksa:
Alacağın varlığının tespitinde;
- şirket merkezinin bulundğu yerdeki asliye ticaret mahkemesince atanan bilirkişilerin raporunun sicile ibraz edilebileceği gibi,
- yeminli mali müşavir veya serbest muhasebeci mali müşavir raporu ya da,
- denetime tabi şirketlerde bu tespitlere ilişkin raporun da ibraz edilebileceğini
ifade etmiştir.
Değerlendirme:
- Pay sahibinin şirketten olan alacağının ayni sermaye olarak yine aynı şirkete konulmasında, ayni sermayeye değer biçilmesine ilişkin TTK m. 343‘de düzenlenen mahkeme ve bilirkişi raporu prosedürünün aranmasının yerindeliği ve pratikliği tartışmaya açıktır. Bakanlık Genelge’sinde bu konuda uygulamada yaşanan sıkıntılara vurgu yapılması da, bu konudaki tartışmayı ve sorunu ortaya koymaktadır.
- Bununla beraber, ortağın şirketten olan alacağının ayni sermaye olarak nitelendirilmesine karşın bu alacağın TTK m. 343‘deki ayni sermayeye değer biçilmesi prosedürüne tabi olmayacağı ve YMM veya SMMM Raporu ya da Denetçi raporu ile de sermaye artırımlarının gerçekleştirilebileceğine yönelik Genelge’de yer alan görüşün yeni hukuki tartışmaları gündeme getirmesi muhtemeldir.
- Mahkemenin atadığı bilirkişiler tarafından değer biçilmeyen alacakların, YMM veya SMMM Raporu esas alınarak ayni sermaye olarak şirkete konulmasına ilişkin karar ve uygulamaların, bu konuda istisnai bir düzenlemenin TTK‘da yer almaması gerekçesiyle geçersizliğinin mahkemelerde ileri sürülmesi de ihtimal dahilindedir.
– 15 Temmuz 2013 tarihli Bakanlık Görüşü: Alacakların Sermayeye İlavesi – Ayni Sermaye Niteliği Taşıyan Paylara Değer Biçilmesi
– Ersin NAZALI, Ortaklara Borçlar Hesabının Sermayeye Dönüşmesinde Ne Değişti?, Vergi Dünyası Dergisi, Eylül 2013, S.385