I – Konusu
MADDE 127– (1) Kanunda aksine hüküm olmadıkça ticaret şirketlerine sermaye olarak;
a) Para, alacak, kıymetli evrak ve sermaye şirketlerine ait paylar,
b) Fikrî mülkiyet hakları,
c) Taşınırlar ve her çeşit taşınmaz,
d) Taşınır ve taşınmazların faydalanma ve kullanma hakları,
e) Kişisel emek,
f) Ticari itibar,
g) Ticari işletmeler,
h) Haklı olarak kullanılan devredilebilir elektronik ortamlar, alanlar, adlar ve işaretler gibi değerler,
i) Maden ruhsatnameleri ve bunun gibi ekonomik değeri olan diğer haklar,
j) Devrolunabilen ve nakden değerlendirilebilen her türlü değer,
konabilir.
(2) Kanunun 307 nci maddesinin ikinci, 342 nci maddesinin birinci ve 581 inci maddesinin birinci fıkra hükümleri saklıdır.
GEREKÇE/Madde 127 – Madde, bazı değişikliklerle 6762 sayılı Kanunun 139 uncu maddesinin tekrarıdır.
(a) bendi: (a) bendinde 6762 sayılı Kanunda yer alan anlamı açık olmayan, yorum güçlükleri ve görüş ayrılıkları doğuran, nihayet teknik terime uymayan özensiz “menkul şeyler” ibaresi yerine “sermaye şirketlerine ait paylar” ibaresi tercih edilmiştir. Çünkü, “menkul şeyler” ile “menkul değerler” kastediliyorsa, anılan kavram, yani menkul değerler zaten bir önceki “kıymetli evrak” kavramı içine girmektedir; anılan ibare “menkuller”i ifade ediyorsa menkuller “taşınırlar” sözcüğü altında zaten (c) bendinde öngörülmüş bulunmaktadır. Kanunun kullandığı formül ise senede bağlanmış olsun olmasın bütün sermaye şirketlerine ait payları kapsamaktadır.
(b) bendi: (b) bendinde, 6762 sayılı Kanunda kullanılan ve “sınaî haklar”la sınırlı olan düzenleme, TRIPS ve WIPO’nun kullandığı yeni terim olan ve fikir ve sanat eserleri ile bağlantılı haklardan başlayarak, markaları, tasarımları, patentleri, faydalı modelleri, bitki çeşitlerini, yani ıslahçı haklarını ve yarı iletkenlerin topografyalarına kadar çok geniş, ucu açık bir kavramı ifade eden “fikrî mülkiyet” ile değiştirilmiştir.
(h) bendi: (h) bendi yeni olup, gelişim gösteren, ucu açık yeni bir malvarlığı konusunu yani elektronik ortamları, alanları, adları, işaretleri ve benzeri değerleri ifade etmektedir.
(i) bendi: (i) bendi, 6762 sayılı Kanunun 139 uncu maddesinin (8) numaralı bendini karşılamakta, ancak (b) bendinde öngörülmüş olduğundan, “telif hakları” ibaresi kanundan çıkarılmış bulunmaktadır.
(j) bendi: (j) bendinde, 6762 sayılı Kanunun 139 uncu maddesinin (8) numaralı bendinin ikinci kısmı daha geniş bir şekilde ifade edilmiştir.
Önerge: Görüşülmekte olan 96 sıra sayılı Türk Ticaret Kanunu Tasarısının 127 nci maddesine aşağıdaki fıkranın eklenmesini arz ve teklif ederiz.
“(2) Kanunun 307 nci maddesinin ikinci, 342 nci maddesinin birinci ve 581 inci maddesinin birinci fıkra hükümleri saklıdır.”
Önerge – Gerekçe: Anonim ve Limited şirket ortaklarıyla, komandit şirketlerde komanditer ortakların kişisel emeği ve ticari itibarı sermaye olarak koyamayacakları göz önünde tutularak bu konudaki madde hükümlerin saklı olduğuna dair fıkra eklenmesi amacıyla işbu değişiklik önergesi verilmiştir.
15 Temmuz 2013 tarih ve 67300147.431.04/559478/4979–5665 sayılı Bakanlık görüşü: ”6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 127 nci maddesinde; alacakların ticaret şirketlerine sermaye olarak konulabileceği düzenlenmiş ve Kanunun 342 nci maddesinin birinci fıkra hükmü saklı tutulmuştur. Kanunun 342 nci maddesinin birinci fıkrasında ise; vadesi gelmemiş alacakların sermaye olamayacağı hüküm altına alınmıştır.
Buna göre, Kanunun 128 inci maddesine göre alacakların sermayeye ilavesi mümkün bulunmakta olup, bu durumda Kanunun 342 inci maddesinden hareketle söz konusu payların ayni sermaye niteliği taşıyan bir mal varlığı unsuru olduğunun değerlendirilmesi 343 üncü maddesi uyarınca da bunlara değer biçilmesi gerekmektedir.”